Ehl-i Sünnet ve Hz. Mehdi (a.f.)
Soru: Ehl-i Sünnet’in Hz. Mehdi (a.f.) hakk?ndaki görü?ü nedir? Acaba bu hususta Ehl-i Sünnet ve ?ia aras?nda farkl?l?k var m?d?r?
Cevap: Mehdilik inanc? ve Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhur edece?i dü?üncesi, ?slamî inançlardan biri olarak kabul edilir. Bu inanc?n Peygamber-i Ekrem’in (s.a.a) müjdelemesi sonucu bütün ?slamî f?rkalar ve mezhepler aras?nda önemli bir yeri vard?r. Ehl-i sünnete göre bu inanç temel inançlar aras?nda yer almamas?na ra?men ama bunun temeli sa?lam inançlarda oldu?unda da ku?ku edilmez. Elbet ?ia mezhebine göre Hz. Mehdi inanc? temel ?slami inançlar aras?nda yer al?r.
Hz. Mehdi (a.f.) ile ilgili hadisler Ehl-i Sünnet’in me?hur birçok kaynak kitab?nda yer almaktad?r. Bu hadislere dikkatli bir ?ekilde incelendi?inde, Ehl-i Sünnet ve ?ia mezhepleri aras?nda Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda birçok ortak yönlerin oldu?u görülmektedir. Bu ortak yönler öncelikle ?unlardan ibarettir:
1) Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuru ve k?yam?n?n kesin olu?u.
2) Hz. Mehdi’nin (a.f.) soyu.
-Hz. Mehdi’nin (a.f.) Ehl-i Beyt ve Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in evlatlar?ndan oldu?u
-Hz. Mehdi’nin (a.f.) Hz. Ali’nin (a.s) soyundan oldu?u
-Hz. Mehdi’nin (a.f.) Hz. Fat?ma’n?n (s.a) soyundan oldu?u
3) Hz. Mehdi’nin (a.f.) fiziksel özellikleri.
-Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhur edince galip güç olu?u
-Nurlu bir yüze sahip olu?u
-Geni? al?nl? düz burunlu olu?u
-Yana??nda ben olmas?
4) Hz. Mehdi’nin (a.f.) Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ile ayn? isimde olu?lar?
5) Zuhurun ön haz?rl?klar?
-?nsanlar?n tamamen ümitsiz olmas?
-Zulmün her tarafa yay?lmas?
6) Zuhur alametleri. Bu alametler aras?nda Ehl-i Beyt kaynaklar?nda en çok vurgulanan alemetler ?unlard?r:
-Gökyüzünden gelecek bir nida
-Süfyani’nin ortaya ç?k???
-Süfyani’nin “Beyda” denilen bir yerde kaybolmas?
-Nefs-i Zekiyye’nin öldürülmesi
7) Hz. Mehdi (a.f.) ile ilgili olan konular
-Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhurunun bir gecede haz?rlanaca??
-Zuhurun yeri
-Hz. Mehdi (a.f.) ile biat etme
-Meleklerin yard?m için yeryüzüne inmesi
-Hz. ?sa’n?n (a.s) yeryüzüne inmesi ve namazda Hz. Mehdi’ye (a.f.) uymas?
Elbette Ehl-i Sünnet genelde, ?ia’n?n aksine, Hz. Mehdi’nin (a.f.) Hicri 255 y?l?nda dünyaya gelmi? oldu?una ve gaybete çekildi?ine inanmamaktad?rlar. Onlar Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhura yak?n (örne?in zuhurdan k?rk y?l önce) bir zamanda dünyaya gelerek yeryüzünü adaletle dolduraca??na ve Hz. Fat?ma’n?n (s.a) soyundan ve evlatlar?ndan oldu?una inanmaktad?rlar.
Ayr?nt?l? Cevap:
Mehdilik konusu ve beklenen Hz. Mehdi’ye (a.f.) inanman?n, Müslümanlar aras?nda çok büyük önemi vard?r ve bu konu sadece ?ia mezhebine has de?ildir; Ehl-i Sünnet bu konuda genel olarak ?ia mezhebiyle muvaf?kt?r ve Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda manevî tevatür derecesinde hadis nakletmektedirler.
Ehl-i Sünnet aç?s?ndan Hz. Mehdi (a.f.) hakk?ndaki manevî tevatür derecesine ula?an hadisler, yüzden fazlad?r ve bu hadislerin hepsinde Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuruna i?aret edilmi?tir. Ehl-i Sünnet, yirmiye yak?n sahabenin Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’den Hz. Mehdi (a.f.) ile ilgili rivayet naklettiklerini itiraf etmektedirler ve bu hadislerin hepsi, Sünen-i Ebu Davut, Sünen-i Tirmizi, ?bn-i Mace, Müsned-i Ahmet, Mustedrek-i Hâkim ve Mu’cem-i Teberani gibi me?hur ?slamî kaynaklar ve hadis kitaplar?nda yer almaktad?r.
Ehl-i Sünnetin kaynaklar? ve âlimlerinin sözlerinden, Hz. Mehdi’nin (a.f.) Hz. Fat?ma’n?n (s.a) evlatlar?ndan oldu?u ve bir gün zuhur edece?i anla??lmaktad?r.
Ehl-i Sünnet âlimleri, zuhur hakk?nda ?unlar? söylemektedirler:
Ahir’uz-Zaman kurtar?c?s?n?n zuhuru hakk?nda, hicretin birinci asr?nda sahabe ve tabiinler aras?nda ve ondan sonra da bu güne kadar hiçbir ihtilaf yoktu ve bütün Ehl-i Sünnet âlimleri Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuru üzerinde görü? birli?ine sahiptiler ve ?u anda da sahiptirler ve birisi bu hadislerin do?rulu?unda ve Peygamber-i Ekrem’in (s.a.a) bu müjdeyi verdi?inde ?üphesi oldu?u zaman, o kimsenin zay?f imanl? veya bilgisiz oldu?unu söylemekteydiler.
Bu hususta Suyuti ?öyle demektedir: Hz. Mehdi (a.f.)’nin ahir’uz-zamanda k?yam edecek ve yeryüzünü adaletle dolduracak kimse oldu?u ittifak konusudur.[1]
Ehl-i Sünnet âlimlerinden biri olan Hayruddin Alusî ?öyle söylemektedir: Âlimlerin ço?unlu?unun en sahih sözlerine göre, Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuru k?yamet alametlerinden biridir ve onu inkâr eden Ehl-i Sünnetin baz? âlimlerinin görü?ü de?ersiz ve geçersizdir.[2]
Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuru hakk?nda Ehl-i Sünnet âlimleri taraf?ndan çok say?da kitaplar yaz?lm??t?r. O kadar çok kitap yaz?lm??t?r ki ?eyh Muhammed ?ravanî “El-?mam El-Mehdi (a.f.)” kitab?nda ?öyle yazmaktad?r:
Ehl-i Sünnet, Hz. Mehdi (a.f.) ili ilgili rivayetlerin bir araya getirilmesinde ve ahir’uz-zamanda Mehdi isimli birisinin zuhur edece?i üzerine birçok kitap yazm??t?r. Ben bu konuda otuzdan fazla kitab?n yaz?ld???n? bilmekteyim.[3]
Elbette bu konu Ehl-i Sünnet ve ?ia aras?nda ittifak konusu olmas?na ra?men, ?bn-i Haldun gibi Ehl-i Sünnet’e mensup baz? ayd?nlar, Hz. Mehdi (a.f.) ile ilgili olan hadisleri zay?f saymaktad?rlar[4] örne?in Re?it R?za (El-Minar Tefsirinin yazar?) Tövbe Sûresinin otuz ikinci ayetinin aç?klamas?nda, Mehdilikle ilgili hadislerin zay?f oldu?una i?aret etmektedir.[5] Elbette bunlar kendi iddialar?na delil ikame etmemi?lerdir. Onlar?n sözleri di?er Ehl-i Sünnet âlimleri taraf?ndan ?iddetle reddedilmi?tir.
?ia âlimleri de kendi yaz?lar?nda bu iki ?ahsa cevap vermi?lerdir. Hatta ?bn-i Haldun’nun kendisi, Müslümanlar?n, Hz. Mehdi (a.f.) hakk?ndaki inançlar?n? aç?klarken ?öyle yazmaktad?r:
Bütün Müslümanlar aras?ndaki me?hur görü? ?udur: Mutlaka ahir’uz-zamanda Ehl-i Beyt’den (a.s) olan birisi zuhur ederek dini koruyacak, adaleti ortaya ç?karacak, Müslümanlar ona uyacak ve o ?slamî yönetimi eline alacakt?r. Bu ?ahs?n ismi Mehdi’dir.[6]
Buna göre baz?lar? taraf?ndan bu hadislerin zay?f say?lmas?, Ehl-i Sünnet âlimlerinin Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda olan ittifaklar?na bir zarar vermez; çünkü bu inanç, Ehl-i Sünnet kanal?yla nakledilen hadisler sonucunda olu?mu?tur.
A?a??da bu gibi hadisleri kendi kitaplar?nda yer veren baz? kimseleri zikredece?iz. Yakla??k bütün muteber Ehl-i Sünnet hadis kitaplar?, Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda en az birkaç tane hadis zikretmi?tir: 1- ?bn-i Sa’d (vefat: 230 h.k.); 2- ?bn-i Ebi ?eybe (vefat: 235 h.k.); 3- Ahmet ?bn-i Hanbel (vefat: 241 h.k.); 4- Buhari (vefat: 273 h.k.); 5- Müslim (vefat: 261h.k.); 6- ?bn-i Mace (vefat: 273 h.k.); 7- Ebu Bekir ?skafi (vefat: 273 h.k.); 8- Tirmizi (vefat: 279 h.k.); 9- Taberi (vefat: 380 h.k.); 10- ?bn-i Kuteybe Deynevi (vefat: 276 h.k.); 11- Hâkim-i Ni?aburi (vefat: 405 h.k.); 12- Beyhaki (vefat: 458 h.k.); 13- Hatib-i Ba?dadi (vefat: 463 h.k.); 14- ?bn-i Esir Cezri (vefat: 606 h.k.).[7]
Ehl-i Sünnet âlimlerinden bir di?eri de ?öyle yazmaktad?r: Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda tevatür derecesinde birçok hadis nakledilmi?tir. Bu konu Ehl-i Sünnet âlimleri aras?nda, onlar?n itikatlar?ndan say?lacak derecede oldukça me?hurdur. Ayn? ?ekilde bir di?er Ehl-i Sünnet âlimi ?öyle yazmaktad?r: Hz. Mehdi (a.f.) hakk?ndaki hadisler de?i?ik kanallar ve birçok sahabe ve onlardan sonra da tabiinler taraf?ndan nakledilmi?tir ve bu nakiller kesin ilim ve yakin derecesine ula?acak derecededir. Bu yüzden Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuruna inanmak farzd?r ve bu farz ilim ehli yan?nda sabit olmu? ve Ehl-i Sünnet ve-l Cemaat’in inançlar? aras?nda yayg?nla?m??t?r.[8]
?bn-i Kesir de “El- Bidaye ve’n Nihaye” kitab?nda ?öyle yazmaktad?r: Hz. Mehdi (a.f.) ahir’uz-zamanda gelecektir ve yeryüzü zulümle dolduktan sonra onu adaletle dolduracakt?r. Eb-u Davut’un kendi Sünen’inden ayr? bir kitab? bu konuya ay?rd??? gibi biz de Hz. Mehdi (a.f.) ile ilgili hadisleri ayr? bir kitapta bir araya getirdik.[9]
Ehl-i Sünnetin büyük âlimlerinden nakledilen bu sözlerden Mehdilik ve Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuruna inanman?n, Ehl-i Sünnet ve-l Cemaat’in sabit inançlar?ndan birisi ve Hz. Mehdi (a.f.) ile ilgili hadislerin de onlar aras?nda tevatür derecesinde oldu?u anla??lmaktad?r.
Aç?klanan konuya göre, Mehdilik hususunda Ehl-i Sünnet ve ?ia mezhebi aras?nda ortak yönlerin oldu?u anla??lmaktad?r. Burada Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda Ehl-i Sünnet ve ?ia mezhebi aras?nda olan ortak yönlere i?aret edece?iz:
Hz. Mehdi'nin (a.f.) K?yam Ve Zuhurunun Kesin Olu?u
Hz. Mehdi’nin (a.f.) Soyu
Hz. Mehdi’nin (a.f.) soyu ?ia mezhebine göre a?ikârd?r. Ama Ehl-i Sünnet belli hususlarda ona i?aret etmi?lerdir.
1) Hz. Mehdi (a.f.) Ehl-i Beyt ve Peygamber (s.a.a)’in evlatlar?ndand?r: ?bn-i Mace kendi Süneninde Hz. Peygamber’in (s.a.a) ?öyle buyurdu?unu nakletmektedir: “Hz. Mehdi (a.f.) biz Ehl-i Beyt’tendir; Allah-u Teala onun i?lerini bir gecede haz?rlayacakt?r.”[10]
2) Hz. Mehdi (a.f.) Hz. Ali’nin (a.s) soyundand?r: Suyuti “Örf-ul Verdi” kitab?nda Hz. Peygamber’in (s.a.a) Hz. Ali’nin (a.s) elinden tutarak ?öyle buyurdu?unu nakletmektedir: “Bunun soyundan bir genç ç?karak yeryüzünü adaletle dolduracakt?r.”[11]
3) Hz. Mehdi (a.f.) Hz. Fat?ma’n?n (s.a) soyundand?r: ?bn-i Mace, Umm-u Seleme’den Hz. Peygamber’in (s.a.a) ?öyle buyurdu?unu nakletmektedir: “Hz. Mehdi (a.f.) Hz. Fat?ma’n?n (s.a) evlatlar?ndand?r.”[12]
Hz. Mehdi’nin (a.f.) Fiziksel Özellikleri
Hz. Mehdi’nin (a.f.) Ehl-i Sünnet kitaplar?nda zikredilen vas?flar?, onlar?n Hz. Peygamber’den (s.a.a) naklettikleri hadislerden al?nm??t?r ve bu zikredilen vas?flar ?ia kitaplar?yla ayn?d?r.
1) Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhur an?nda kudret sahibi olu?u: Birçok rivayette Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhur an?nda güçlü olu?unu vurgulanmaktad?r.[13]
2) Nurlu bir yüze sahip olmas?: Cüveynî, Allah Resulü’nden (s.a.a) ?öyle rivayet etmektedir: “Hz. Mehdi (a.f.) (Allah onun zuhurunu çabukla?t?rs?n) benim evlatlar?mdand?r… Onun yüzü parlayan bir y?ld?z gibidir.”[14]
3) Geni? al?nl? düz burunlu olmas?: Si?anî, Allah Resulü (s.a.a)’nden ?öyle rivayet etmektedir: “Hz. Mehdi (a.f.) (Allah onun zuhurunu çabukla?t?rs?n) düz burunlu ve aç?k al?nl?d?r.”[15]
4) Yana??nda ben olmas?: Hz. Mehdi’nin (a.f.) sa? yana??nda siyah bir ben vard?r.[16]
5) Zuhur an?nda k?rk ya??nda olaca??: Elbette ?ia mezhebine göre Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuru ihtiyarl?k ya??ndad?r ama k?rk ya??ndaki birisinin cismi yap?s?na sahip olacakt?r.
Hz. Mehdi’nin (a.f.) Hz. Peygamber (s.a.a) ?le Ayn? ?simde Olmas?
Ehl-i Sünnet ve ?ia, Hz. Mehdi’nin (a.f.) Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ile ayn? isimde olduklar?na dair görü? birli?ine sahiptirler.[17]
Zuhurun Ön Haz?rl?klar?
1) ?nsanlar?n tamamen ümitsiz olmas?: Davut b. Kesir-ir Regî ?öyle söylemektedir: ?mam Sad?k’a (a.s) ?öyle arz ettim: Bu zuhur konusu bizim için o kadar çok uzad? ki kalplerimiz daralmaktad?r. ?mam Sad?k (a.s) ?öyle buyurdu: “?nsanlar?n kurtulu?a olan ümitsizli?i her ?eyden çok oldu?u zaman, bir münadi gökyüzünde “Kaim” diye nida edecektir.”[18]
2) Zulmün her tarafa yay?lmas?: Allah Resulü (s.a.a) bu hususta ?öyle buyurmaktad?r: “E?er dünyan?n ömründen bir günden daha fazla bir zaman kalmasa dahi, Allah-u Teala, o günü o kadar uzat?r ki benim Ehl-i Beyt’imden birisi k?yam ederek, yeryüzü zulümle dolduktan sonra onu adaletle doldurur.”[19]
Zuhur Alametleri
1) Gökyüzünden gelecek bir nida: Allah Resulü (s.a.a) ?öyle buyurmaktad?r: “Muharrem ay?nda gökyüzünde, Allah’?n seçmi? oldu?u kimse (Mehdi)dir, onun sözünü dinleyerek ona itaat edin diye bir ses yükselecektir.”[20]
2) Süfyani’nin ortaya ç?k???.
3) Süfyani’nin Beyda denilen bir yerde kaybolmas?: “Hesuf” kelimesi sözlükte içeri batmak ve kaybolmak anlam?na gelmektedir. “Beyda” ise Mekke ve Medine aras?nda bir yerin ismidir. Süfyani büyük ordusuyla Hz. Mehdi (a.f.) ile sava?mak için Mekke’ye do?ru gitmek için yola koyulacakt?r. Onlar Mekke ve Medine aras?nda Beyda denilen bir yerde mucizevî bir ?ekilde yerin dibine girerek yok olacaklard?r.[21]
4) Nefs-i Zekiyye’nin öldürülmesi: Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhur zaman?nda günahs?z ve pak bir insan?n Rükün ve Makam aras?nda öldürülmesi.[22]
Hz. Mehdi’nin (a.f.) Zuhuru ?le ?lgili Olan Konular
1) Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhurunun bir gecede haz?rlanaca??.[23]
2) Zuhurun yeri: Rivayetlerin ortak yönü, Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhurunun Mekke’de Kâbe’nin yan?nda ba?layaca??d?r.[24]
3) Hz. Mehdi (a.f.) ile biat etme: Sünni ve ?ia kaynaklar?nda dikkati çeken bir di?er konu da, Hz. Mehdi’nin (a.f.) yaranlar?n?n zuhurun ba??nda ona biat etmeleridir.[25]
4) Meleklerin Hz. Mehdi’ye (a.f.) yard?m etmek için yeryüzüne inmeleri.[26]
5) Hz. ?sa’n?n (a.s) yeryüzüne inmesi ve namazda Hz. Mehdi’ye (a.f.) uymas?: Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ?öyle buyuruyor: “Hz. Mehdi, Hz. ?sa’n?n (a.s) sanki saçlar?ndan su damlar ?eklinde yeryüzüne indi?ini görecektir. Sonra ona ?öyle diyecektir: Öne geçerek namaz k?ld?r. Hz. ?sa (a.s) ?öyle cevap verecektir: Namaz senin için k?l?nmaktad?r. O zaman Hz. ?sa (a.s), Hz. Mehdi’nin (a.f.) arkas?nda namaza duracakt?r.”[27]
Hz. Mehdi’nin (a.f.) Kuraca?? Devletin Özellikleri
1) Adaletin yay?lmas?.[28]
2) Herkesin refah ve huzur içinde olmas?: Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ?öyle buyuruyor: “Hz. Mehdi benim ümmetimdendir… insanlar onun zaman?nda, önceden hiç kimsenin ya?amad??? bir ?ekilde bir hayat süreceklerdir.”[29]
3) Herkes, Hz. Mehdi’nin (a.f.) kuraca?? devletten raz? olacakt?r.[30]
4) Her yönden emniyetli bir ortam olmas?.[31]
5) ?nsanlarda ihtiyaçs?zl?k hissinin olmas?: Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ?öyle buyuruyor: “Sizlere Hz. Mehdi’yi müjdeliyorum; onun zuhurunda Allah-u Teala Muhammed ümmetinin kalplerini ihtiyaçs?zl?k duygusuyla dolduracakt?r.”[32]
6) ?slam dini di?er bütün dinlere üstün gelecektir.
7) Hz. Mehdi’nin (a.f.) kuraca?? devlet tüm dünyay? kapsayacakt?r: ?mam Sad?k (a.s) ?öyle buyurmaktad?r: “Kaim (Hz. Mehdi (a.f.)) k?yam etti?i zaman, Kelime-i ?ahadetin (Allah’?n birli?ine ve Hz. Muhammed’in (s.a.a) onun kulu ve elçisi oldu?una dair ?ahadet) söylenmedi?i bir yer dünyada kalmayacakt?r.”
Mehdeviyet ?nanc? Hususunda Ehl-i Sünnet ?le ?ia Aras?ndaki Farkl?l?klar
1) Hz. Mehdi’nin (a.f.) Do?umu
On iki imam inanc?na sahip olan ?ia mezhebi, Hz. Mehdi’nin (a.f.) ?mam Hasan Askerî’nin (a.s) o?lu oldu?una ve ?imdiye kadar hayatta ve g?ybette oldu?una inanmaktad?r. Ama Ehl-i Sünnet, Mehdili?in ittifak konusu oldu?una ve mutevatir hadislere göre Hz. Mehdi’nin (a.f.) ahir’uz-zamanda zuhur edece?ine inansalar da Hz. Mehdi’nin (a.f.) soyu ve do?umu hakk?nda birkaç gruba ayr?lmaktad?rlar:
Ehl-i Sünnetin bir grubu, Hz. Mehdi’nin (a.f.) ?sa b. Meryem oldu?una inanmaktad?rlar ve bu hususta Enes b. Malik’ten nakledilen tek bir hadise dayanmaktad?rlar.[33]
Çok az bir grup da, Hz. Mehdi’nin (a.f.) Abbas b. Abdulmuttalib’in evlatlar?ndan oldu?una inanmaktad?r. Onlar “Kenz’ul Ummal” kitab?nda zikredilen bir tane hadise istinat etmektedirler.[34]
Di?er bir grup da, Hz. Mehdi’nin (a.f.), ?mam Hüseyin’in (a.s) de?il de ?mam Hasan Mücteba’n?n (a.s) evlatlar?ndan oldu?una inanmaktad?rlar.[35]
Ba?ka bir grup ise ?öyle demektedir: Hz. Mehdi’nin (a.f.) babas?n?n ismi Peygamber’in (s.a.a) babas?n?n ismiyle ayn?d?r. Hz. Muhammed’in (s.a.a) babas?n?n ismi Abdullah oldu?u için Mehdi b. Hasan Askerî, vaat edilen Mehdi (a.f.) olamaz. Bu ihtimalin kayna?? da“Kenz’ul Ummal” kitab?nda zikredilen bir rivayettir.[36]
Ehl-i Sünnet'in bir grubu da on iki imam inanc?na sahip olan ?ia mezhebi gibi Hz. Mehdi’nin (a.f.), Peygamber (s.a.a) ve Hz. Fat?ma’n?n (s.a) evlatlar?ndan oldu?una ve Hz. ?sa’n?n (a.s) ise Hz. Mehdi’nin (a.f.) zuhuru an?nda ona yard?ma gelece?ine ve namazda ona uyaca??na inanmaktad?rlar. Ama onun kimli?i hakk?nda ayr?nt?l? bir bilgi ortaya koymazlar.
Umm-u Seleme Peygamber (s.a.a) ?öyle buyurdu?unu nakletmektedir: “Mehdi benim soyumdan ve Fat?ma’n?n evlatlar?ndand?r.”[37] Cabir b. Abdullah Peygamber (s.a.a)’den, Hz. ?sa’n?n (a.s) Hz. Mehdi (a.f.)’nin zuhuru an?nda yeryüzüne inece?ini nakletmektedir.[38] Abdullah b. Ömer ?öyle demektedir: “Mehdi, Hz. ?sa’n?n (a.s) ona yard?ma gelece?i ve onun arkas?nda namaz k?laca?? kimsedir.”[39]
Ehl-i Sünnet alimlerinden olan Zehebî “Mehdi’nin (a.f.) Abbas b. Abdulmuttalib’in evlatlar?ndand?r” hadisini ele?tirerek ?öyle demi?tir: Bu hadisi sadece Muhammed b. Velid nakletmi?tir ve o hadis uyduran kimselerdendir.[40]
Ehl-i Beyt mektebinin görü?ünün ispat? için ?u noktalar de?inebiliriz:
Öncelikle; on iki imam?n gelece?ini bildiren sahih hadisler bütün temel kaynaklarda yer al?r. Hatta baz? kaynaklar bunlar?n isimleriyle aç?k bir ?ekilde tan?t?r; buna göre bu hususta hadis yoktur diyenlerin sözünün yanl?? oldu?u ortaya ç?kmaktad?r. ?bn-i Abbas’tan, Na’sel isimli bir Yahudi’nin Peygamber (s.a.a)’in yan?na gelerek ona birçok soru sordu?u rivayet edilmektedir. Na’sel vasiler hakk?nda da Peygamber (s.a.a)’e soru sormu?tur. Hz. Peygamber (s.a.a) onun bu sorusuna ?öyle cevap vermi?tir: “Benim ilk vasim Ali, ondan sonra Hasan, Hüseyin ve onun evlatlar?ndan dokuz imam.” Na’sel ?öyle sordu: onlar?n isimleri nelerdir? Hz. Peygamber (s.a.a) imamlar?n isimlerini on ikinci imama kadar zikrettiler. Hz. Peygamber (s.a.a), Cabir b. Ensarî’nin, Hz. Ali (a.s)’den sonraki imamlar?n isimleri hakk?ndaki sorusuna ?öyle cevap vermi?tir: “Ali’den sonra Hasan ve Hüseyin imamd?rlar. Sonra Seyyid’ul Abidin, sonra Muhammed b. Ali Bak?r, sen onu göreceksin. Onu gördü?ün zaman benim selam?m? ona ula?t?r. Sonra Cafer b. Muhammed Sad?k, sonra Musa b. Cafer Kaz?m, sonra Ali b. Musa R?za, sonra Muhammed b. Ali Cevat, sonra Ali b. Muhammed Taki, sonra Hasan b. Ali Zeki ve ondan sonra Hak için k?yam edecek ümmetimin Mehdisi (Muhammed b. Hasan) Sahib-i Zaman imamd?r. O, yeryüzünü, zulümle dolduktan sonra adaletle dolduracakt?r.”[41]
?kinci olarak; Hz. Mehdi’nin (a.f.) do?umunu ve çocuklu?unu nakleden birçok tarihî delil ve kaynak vard?r. Örnek olarak Ehl-i Sünnetin birkaç sözünü a?a??da nakledece?iz:
1) Haf?z Süleyman Hanefî ?öyle demektedir: Ara?t?rmac? ve güvenilir kimselerin yan?nda do?ru olan haber, Mehdi’nin ?aban ay?n?n on be?inci gecesinde (255 hicrî kamerî) Samirra ?ehrinde do?mu? oldu?udur.[42]
2) Hace Muhammed Parsa “Fasl’ul Hitap” kitab?nda ?öyle demektedir: Ebu Muhammed b. Askerî Ehl-i Beyt’tendir. Onun; Kaim, Hüccet, Mehdi ve Sahib-uz Zaman olarak adland?r?lan Ebu’ul Kas?m’dan ba?ka çocu?u yoktur. O, Hicrî 255 y?l?nda ?aban ay?n?n on be?inde dünyaya gelmi?tir. Annesinin ismi Nergis’tir. O, babas? ?ehit edildi?inde be? ya??ndayd?.[43]
3) ?bn-i Hallakan “Vefeyat-ul E’yan” kitab?nda ?öyle yazmaktad?r: Eb-ul Kas?m Muhammed, …Muhammed Cevat’?n o?lu Ali Hadî’nin o?lu Hasan Askerî’nin o?ludur. O, Hüccet olarak tan?nan ?ialar?n on iki imamlar?n?n on ikincisidir. O 255 y?l?n?n (h. k.) ?aban ay?n?n yar?s?nda Cuma günü dünyaya gelmi?tir.[44]
4) Zehebî de kitaplar?ndan üçünde Hz. Mehdi (a.f.)’nin do?umuna i?aret etmi?tir ve “El-?ber” kitab?n?n 256 y?l?n?n (h. k.) olaylar? k?sm?nda ?öyle yazmaktad?r: Bu y?lda Muhammed b. Hasan b. Ali El-Hadî b. Muhammed Cevat b. Ali R?za b. Musa Kaz?m b. Cafer Sad?k Alevî Hüseynî dünyaya gelmi?tir. Künyesi Eb’ul Kas?m’d?r ve Rafizler (?iiler) onu, El-Halef, El-Hüccet, Mehdi Muntezer (beklenen Mehdi) ve Sahib-uz Zaman olarak adland?rmaktad?rlar. O, on iki imamlar?n sonuncusudur.[45]
5) Günümüz Ehl-i Sünnet âlimlerinden olan Hayruddin Zereklî (vefat: 1397 h. k.) de “El-A’lam” kitab?nda ?öyle yazmaktad?r: O, Samirra ?ehrinde dünyaya gelmi?tir ve babas?n?n vefat? an?nda be? ya??ndayd?. O, 255 y?l?n?n (h. k.) ?aban ay?n?n on be?inci gecesi dünyaya gelmi?tir ve 265 y?l?nda (h. k.) gaybete çekilmi?tir.[46]
Ayetullah Safi, “Mehdeviyet” kitab?nda Hz. Mehdi’nin (a.f.) do?umuna bir ?ekilde i?aret eden Ehl-i Sünnet âlimlerinden yetmi? yedisinin ismini zikretmektedir.[47].
Belki de ?bn-i Hacer Heysemî gibi baz? Ehl-i Sünnet âlimleri, Hz. Mehdi’nin (a.f.) ömrün uzun olmas?n? onun do?mad???na delil olarak getirmi? olabilirler. Ama Hz. ?sa b. Meryem’i Hz. Mehdi’ye (a.f.) namazda uymas? için ya?atan, Hz. Yunus’u (a.s) bal???n karn?nda koruyan ve sadece peygamberlik süresi dokuz yüz elli y?l olan Hz. Nuh (a.s)’a uzun ömür veren yüce Allah, Hz. Mehdi (a.f.)’ye uzun ömür vermekten aciz midir?[48] Ehl-i Sünnetin kendisi de Hz. ?sa’n?n (a.s), Hz. H?z?r (a.s)’?n, Hz. Salih (a.s)’in ve … hayatta olduklar?na inanmaktad?rlar. Buna göre Hz. Mehdi’nin (a.f.) do?umu, Ehl-i Sünnetin de vak?f oldu?u kesin ve aç?k bir olayd?r.
Muhammed b. Ali Hamza ?öyle demektedir: Hz. Hasan Askerî’nin (a.s) ?öyle buyurdu?unu duydum: “Allah’?n kullar?na olan velisi ve hücceti ve benim halifem 255 y?l?n?n (h. k.) ?aban ay?n?n on be?inci gecesi hava ???maya ba?lad??? s?rada dünyaya gelmi?tir.”[49]
2) Hz. Mehdi'nin Gaybeti
Önceden de?indi?imiz gibi ?ia, Hz. Mehdi’nin (a.f.) do?du?u ve 329 (h.k.) y?l?nda da gaybete çekildi?i konusunda ittifak etmi?tir. Onlar Hz. Mehdi’nin (a.f.), Allah- Teala ona zuhur izni verene kadar hayatta kalaca??na inanmaktad?rlar. Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt (a.s)’ten nakledilen hadis ve rivayetler de bu inanc? desteklemektedir. Bu rivayetler Hz. Mehdi’nin (a.f.) gaybetinden veya do?umundan kitaplarda kaydedilmi?tir.
Ama Hz. Mehdi’nin (a.f.) do?du?una inanmayan Ehl-i Sünnet âlimlerinden bir grup, onun gaybete çekildi?i hususunda da ?ia mezhebinden de?i?ik görü?e sahiptirler.
3) ?mam Mehdi'nin Masum Olu?u
Ehl-i Sünnet âlimlerinin ço?u Hz. Mehdi’nin (a.f.) masum oldu?una inanmamaktad?rlar ve onu, di?er insanlar gibi baz? günah ve hatalara duçar olabilecek normal bir insan olarak görmektedirler. Bu görü?ü ?bn-i Kesir gibi Ehl-i Sünnet âlimlerinin birço?u kabul etmektedir.[50] Ehl-i Sünnet bu konuda Peygamber (s.a.a)’in buyurdu?u ?u hadise istinat etmektedirler: “Hz. Mehdi (a.f.) biz Ehl-i Beyt’tendir; Allah-u Teala onun i?lerini bir gecede haz?rlayacakt?r.”[51] Ama ?ia mezhebine göre bütün imamlar masumdur ve onlar?n hata ve günah i?leme ihtimalleri yoktur.
Ehl-i Sünnet nezdinde mehdilik inanc?n?n sa?laml???n? gösteren bir delil olarak Ehl-i Sünnetin me?hur dört aliminin verdi?i fetvaya i?aret etmekte yarar vard?r. Bu dört Ehl-i Sünnet âlimi ?unlard?r: 1) ?bn-i Hacer Heysemî ?afiî, 2) ?eyh Ahmet Eb-u Server b. Saba Hanefî, 3) ?eyh Muhammed b. Muhammed H?tabî Malikî, 4) ?eyh Yahya b. Muhammed Hanbelî.
Bu âlimlerin hepsi, Hz. Mehdi (a.f.)’nin zuhuru inanc?n? inkâr eden bir kimsenin cezaland?r?lmas? gerekti?ini ve bu kimsenin edeplenmesi ve do?ruya yönelmesi için dövülmesi ve yerilmesinin farz oldu?unu ve bu ?ekilde de bu inkâr?ndan vazgeçmezse katlinin farz ve kan?n da helal oldu?unu söylemektedirler.[52]
------------------
[1] Mazenderanî Hairî, Muhammed Salih b. Mirza Fazlullah, Sebaik’ul Zeheb, s: 78.
[2] Muhakk?k Rad’?n kitab?ndan al?nt?, Mustafa, ?slam Ve Ayende-i Cihan.
[3] ?ravanî, Muhammed Bak?r, El-?mam El-Mehdi (a.f.), s: 11.
[4] Tarih-i ?bn-i Haldun, c: 1, s: 199.
[5] Re?it R?za, El-Minar Tefsiri, c: 10, s: 393, c: 9, s: 499-507.
[6] Tarih-i ?bn-i Haldun, c: 1, s: 555, b: 52.
[7] Hz. Mehdi (a.f.) hakk?nda hadis zikreden kimseler hakk?nda “el-Mehdi el-Muntezer Fi el-Fikril el-?slamî” kitab?n?n 2926. sayfas?na ba?vurunuz.
[8] Nezm-ul Mütenasir Fi’l Hadis-il Mütevatir, s: 226, (“Et-Tarik ?l-el Mehdi el-Muntezer” kitab?n?n 91. sayfas?ndan nakledilmi?tir.)
[9] ?bn-i Kesir ?amî, El-Bidaye ve’n-Nihaye, c: 6, s: 281.
[10] ?bn-i Mace, Sünen, s: 699, h: 4085.
[11] Suyuti, Örf-ul Verdi, s: 76-88.
[12] ?bn-i Mace, Sünen, s: 699, h: 4086.
[13] Celalettin Abdulhamid, Feraid-us-Semteyn, c: 2, s: 327, h: 589.
[14] Ayn? kaynak, h: 565.
[15] Si?anî, ?bn-i Ebi ?eybe, El-Mesnef, c: 3, s: 2077.
[16] Gencî ?afiî, El-Beyan Fi Ahbar-i Sahib-ez-Zaman, b: 8, h: 51.
[17] Mukaddes-i ?afiî, Akd’ud-Durur, s: 45-55.
[18] Nu’manî, Muhammed b. ?brahim, El-??ybet, s: 186.
[19] Ebi Davut, Sünen, h: 4282. “el-??ybe” kitab?nda ?öyle geçmektedir: Muhammed b. Yakup El-Kuleynî ?öyle nakletmektedir: Muhammed b. Yahya, Ahmet b. ?dris’ten, o da Muhammed b. Ahmet’ten, o da Cafer b. El-Kas?m’dan, o da Muhammed b. El-Velid El-Hazaz’dan, o da El-Velid b. Ukbe’den, o da El-Haris bi Ziyad’dan, o da ?ueyb’den, o da Ebi Hamza’dan, ?öyle nakletmektedir: ?mam Sad?k (a.s)’?n yan?na giderek ona ?öyle dedim: Bu zuhur görevi sizin üzerinize midir? “Hay?r” diye cevap verdi. Sonra “o?lunuzun üzerine midir?” dedim. “Hay?r” diye cevap verdi. Sonra “o?lunuzun o?lu üzerine midir?” dedim. “Hay?r” diye cevap verdi. Sonra “o?lunuzun o?lunun o?lu üzerine midir?” dedim. “Hay?r” diye cevap verdi. Daha sonra “o kimdir” diye sordum. ?mam Sad?k (a.s) ?öyle buyurdu: O, yeryüzü zulümle dolduktan sonra onu adaletle dolduracak kimsedir. ?mamlardan sonra bir fetret dönemi geçtikten sonra gelecektir. Nas?l ki Allah resulü peygamberlerden sonra gerçekle?en bir fetret döneminden sonra geldi?i gibi. (Numani, el-Gaybe,s:187.)
[20] Neim b. Himad, El-Fiten, s: 93.
[21] Si?anî, ?bn-i Ebi ?eybe, El-Mesnef, c: 11, s: 371.
[22] Si?anî, ?bn-i Ebi ?eybe, El-Mesnef, c: 8, s: 679.
[23] Gencî ?afiî, El-Beyan Fi Ahbar-i Sahib-ez-Zaman, s: 31, h: 11.
[24] Nu’manî, Muhammed b. ?brahim, El-??ybet, s: 313, h: 4.
[25] Gencî ?afiî, El-Beyan Fi Ahbar-i Sahib-ez-Zaman, s: 35, h: 15.
[26] Mukaddes-i ?afiî, Akd’ud-Durur, s: 46, 117 ve 185.
[27] Mukaddes-i ?afiî, Akd’ud-Durur, s: 292.
[28] Si?anî, ?bn-i Ebi ?eybe, El-Mesnef, h: 19484; Ebi Davut, Sünen, h: 4282.
[29] Si?anî, ?bn-i Ebi ?eybe, El-Mesnef, c: 7, h: 19484.
[30] Si?anî, ?bn-i Ebi ?eybe, El-Mesnef, h: 20770.
[31] Ahmet b. Hanbel, Müsned, c: 3, s: 37.
[32] Mukaddes-i ?afiî, Akd’ud-Durur, s: 95.
[33] ?bn-i Mace, Sünen, Kitab’ul Fiten, h: 4029.
[34] Hanbelî, Mevla Ali, Kenz’ul Ummal, c: 14, s: 264, h: 38663.
[35] ?bn-i Kayyum Cevzî, Etnar-ul Munif, s: 151, Milani’nin nakline göre, El-?mam Mehdi, s: 21.
[36] Hanbelî, Mevla Ali, Kenz’ul Ummal, c: 14, s: 268, h: 38678.
[37] Osman b. Sait El-Kamerî, Es-Sünen El-Varide F-il Fiten Ve ?evailiha V-es Saati Ve ??aratiha, c: 5, s: 1057.
[38] Ayn? kaynak, c: 6, s: 1237.
[39] Neim b. Himad El-Mervezî, El-Fiten, c: 1, s: 373.
[40] Bu hadisi sadece Muhammed b. Velid Mevla Ben-i Ha?im nakletmi?tir ve o da hadis uyduranlardand?r. ?bn-i Hacer Heysemî, Es-Sevaik El-Muhrige, c: 2, s: 478.
[41] Taberisî, Ahmet b. Ali, El-?hticac, Tahkik, Bahadirî, ?brahim ve …, c:1, s: 68-69; ayn? ?ekilde on iki imam?n gelece?ini bildiren hakk?nda Sahih-i Müslim’in, c: 6, s: 3 ve 4, b: El-?mare k?sm?na müracaat edebilirsiniz.
[42] Kunduzî Hanefî, Süleyman, Yenabi’ul Meveddet, s: 179.
[43] Ayn? kaynak
[44] ?bn-i H?lkan, Vefeyat-ul E’yan, c: 4, s: 562.
[45] Zehebî, El-?ber Fi Haberin Min ?iber, c: 3, s: 31.
[46] Zerklî, Hayruddin, El-?’lam, c: 6, s: 80.
[47] Safi Gulpeyganî, Lütfullah, ?mamet ve Mehdeviyet, c: 2, s: 56-241.
[48] Meclisi, Bihar’ul Envar, c: 51, s: 99-102, kayna??na müracaat edebilirsiniz.
[49] Kamranî, Mehdi, ?mamet Ve Velayet Güne?i, kayna??ndan al?nm??t?r.
[50] Sünen-i ?bn-i Mace’nin ?erhi, c: 2, s: 519.
[51] ?bn-i Mace, Sünen, c: 2, s: 4087.
[52] El-Burhan Ala Alamat-i Mehdi Ahir’uz-Zaman, s: 183-187.
Tarih: 29-06-2020