Fetih Suresi'ndeki “Zenb”
Fetih Suresi'ndeki Zenb'in Anlamı Nedir?
“Şüphesiz, biz sana apaçık bir fetih verdik. Öyle ki Allah, senin geçmiş ve gelecek her günahını (zenb'ini) bağışlasın, üzerindeki nimetini tamamlasın ve seni dosdoğru bir yola yöneltsin.” [1]
Kur'ân'da Hz. Resulullah efendimize (s.a.a) günah isnat ettiği ve sonra da bağışlandığı zannedilen ayetlerden biri de budur. Burada da, ayette geçen "zenb" ve "ğufran" kelimelerinin anlamı doğru algılanmamış ve maalesef doğru anlam aktarılmamıştır.
Arapça ana sözlüklerde "zenb"in asıl ve genel anlamı "etki, sonuç, tepki, reaksiyon" şeklinde kayıtlıdır. “el-Müncid” kitabında "zenb"in anlamı "bir işin, ondan ayrılmaz sonucu ve etkisi" şeklinde geçer.
Bu nedenle "günah"a Arapça'da "zenb" de denilmesinin nedeninin günahın, kötü amelin bir sonucu ve etkisi olduğu belirtilir. “Ğufran” ve “mağfiret” hakkında (örtmek, örtü olarak) belirtilen anlam dikkate alınacak olursa, bu ayetin anlamı da kolaylıkla anlaşılacaktır.
İmam Rıza (a.s) bu ayetin anlamını açıklarken şöyle buyuruyor:
Mekke müşriklerine göre, hiç kimsenin günahı İslâm peygamberininki kadar büyük değildi. Çünkü o, kavmini bir ve tek olan yüce Allah'a ve tevhide davet ettiği sırada, müşriklerin 360 putu vardı ve bunlara ibadet ediyorlardı!
Bu nedenle Hz. Resulullah (s.a.a) onları sadece bir tek ilâha ve yüce Allah'a ibadet etmeye çağırdığında, bu onlara çok ağır geldi. "Bunca tanrıyı bırakıp sadece bir tanrıya mı tapınalım yani?" dediler. "Böyle bir şeyi ilk kez duyuyoruz; inanılmaz bir şey bu!" diye itiraz ederek, halka "Siz yine kendi putlarınıza ibadete devam edin!" tavsiyesinde bulundular.
Böylece, yüce Allah Hz. Peygamber'e (s.a.a) Mekke'nin fethini nasip ettiğinde "Sana apaçık ve aşikâr bir fetih verdik…" buyurdu. Yani müşriklerin gözünde sen çok büyük bir günah işlemiş (onların putlarına ibadeti reddetmiş) sayılıyordun; onları bir ve tek Allah'a ibadete davet ediyordun. Bu fetihle birlikte artık onların nazarında çok büyük bir suç ve günah telakki edilen "tek Allah'a ibadet"in hak olduğu ortaya çıkıp, aşikâr oldu. Sana isnat ettikleri suç ve günah da böylece kapanıp gitti (puta tapınma çağı büsbütün bitti).
Nitekim Mekke'nin fethedildiği gün müşriklerin bir kısmı Müslüman oldu ve bir kısmı da bu fethi içlerine sindiremeyip, şehri terk etti. Şehirde kalan müşriklerinse yüce Allah'ın "bir" olduğunu inkâr edebilecek güç ve nüfuzları kalmamıştı artık. Böylece Mekke müşriklerinin yüce Peygamber (s.a.a) için büyük suç ve günah telakki ettikleri şey, o onlara galip gelmesiyle artık örtülmüş, yenik düşmüş ve kapanıp gitmiş oluyordu.[2]
---------------
1- Fetih, 1.
2- Burhan Tefsir, c.4, s.193.
Tarih: 09-03-2022