içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Fitrî Tevhid

Lügatte “yarat?l??”, “t?ynet” anlam?na gelen f?trat, deyim olarak da her insan?n manevî içgüdüsüne denir. ?nsan?n iki türlü içgüdüsü vard?r:

Fitrî Tevhid

1- Maddî içgüdü; bu, insan?n do?as?nda maddî ihtiyaçlar?n?n temini için var edilmi?tir, örne?in insan?n kendisini sevmesi, susuzluk, açl?k, korku, ümit vb. duygular.

2- Manevî içgüdü; buna kemali istemek, insanlar? sevmek, fedakârl?k, ihsan, ?efkat gibi "ahlâkî vicdan" dedi?imiz duygular örnek verilebilir. Söz konusu içgüdüler, insan?n hayvaniyet s?n?r?n? a??p kemale eri?mesi için Allah taraf?ndan ona verilmi?tir.

F?trat veya Manevî ?çgüdü

Manevî içgüdü veya f?trat denilen ?ey; insan?n ö?renmeye ihtiyaç duymad??? ve bizzat kendisinde var olan duygudur.

F?trat, marifet ve bilgiyi ilham eden kaynaklardan biridir; bazen bu duygu "kalpten geçen ?ey" olarak da tabir edilir, teorik dü?ünce ve idraklerin merkezi olan ak?ldan farkl? bir güç oldu?u aç?kt?r. Bütün bunlar insan ruhunun semereleri ve ayn? a?ac?n meyveleri gibidir.

Bu manevî f?trat her insanda vard?r. Ancak bazen karanl?k perdeler bunun ortaya ç?kmas?n? engeller; peygamberlerin bi'seti ve tertemiz k?l?nm?? Ehlibeyt ?mamlar?'n?n gönderili?i i?te bu hicaplar?n kald?r?lmas? ve bu ilâhi f?trat?n geli?mesi içindir. Yoksa her insan temiz tevhid f?trat? üzere do?ar. Kur'ân-? Kerim'de ?öyle buyurulur:

Öyleyse sen yüzünü Allah'? birleyen olarak dine, Allah'?n o f?trat?na çevir ki insanlar? bunun üzerine yaratm??t?r. Allah'?n yarat??? için hiçbir de?i?tirme yoktur. ??te dimdik ayakta duran din budur. Ancak insanlar?n ço?u bilmezler. [1]  

Hadislerde F?trat

Allah Resulü (s.a.a) ?öyle buyurmu?lard?r:

Her çocuk f?trat üzerine, Müslüman olarak do?ar ve bu, sonradan onun anne veya babas?n?n onu Yahudi veya Hristiyan yapmas?na dek sürer. [2]   

Zürare'den ?öyle nakledilir: Rum Suresi'nin 30. ayetinde geçen "Allah'?n f?trat?" tabirinin anlam?n? ?mam Cafer Sâd?k'tan (a.s) sordum, ?mam ?öyle buyurdu:

Yüce Allah bütün insanlar? Rablerini tan?yan bir yap? ve f?tratla yaratm??t?r. [3]   

Yine bir ba?ka hadiste bu ayette geçen "f?trat"?n anlam? soruldu?unda ?mam Cafer Sâd?k'?n (a.s) ?u cevab? verdi?i yer al?r:

Burada ?slâm kastedilmektedir. Yüce Allah, insano?lunu ilk yaratt???nda ondan tevhid ve Rabbini tan?yaca?? yolunda söz al?rken, din ihtiyac?n? da insano?lunun yap? ve f?trat?n?n bir parças? olarak yaratt?. [4]   

?mam R?za (a.s) bu ayette geçen "Allah'?n f?trat?" ile ilgili olarak babas?ndan, o da dedesi ?mam Muhammed Bâk?r'dan (a.s) ?öyle rivayet eder:

F?trat yani Allah birdir ve O'ndan ba?ka ilâh yoktur, Muhammed (s.a.a) onun elçisidir, Ali (a.s) müminlerin emiridir. [5]   

Demek isteniyor ki gerçek tevhid inanc?; Hz. Peygamber'in (s.a.a) nübüvvetine ve Hz. Ali'nin (a.s) imametine ve velayetine inanmay? da gerektirir.

Ebu Basir kanal?yla ?mam Cafer Sad?k'?n (a.s) "Yüzünü Allah'? birleyen olarak dine çevir." ayetinden maksad?n "velayet" oldu?unu aç?klad??? nakledilir. [6]    

K?sacas?, her insan?n yüce Allah'a ihtiyaç duydu?unu görüyoruz. Bu, Allah'?n her insan?n f?trat ve yap?s?na koydu?u bir duygudur, yabanc? bilim adamlar? dahi buna itiraf etmi?lerdir ki örneklerine daha sonra de?inece?iz.

Bilim Adamlar?na Göre Dinî F?trat

Einstein: ?stisnas?z olarak bütün insanlar belli bir inanca ve dine sahiptir… Ben buna yarat?l??tan var olan bir din duygusu diyorum. Bu dinî inançta be?eri arzu ve amaçlar?n ne kadar küçük ve onlar?n ötesinde yer alan azamet ve görkemin ne kadar büyük oldu?u hissedilmektedir. [7]     

Pascal: Kalbin öyle delilleri vard?r ki ak?l onlar? kavrayamaz. [8]      

William James: Dinî hayat?n kayna??n?n kalp oldu?undan ku?ku duymuyor, buna gönülden inan?yorum. [9]       

Max Muller: Geçmi?te ya?ayan ecdad?m?z -ilk insanlar- , daha Allah'?n ad?n? bile bilmedikleri dönemlerden itibaren yüce Allah'a e?ilmi?lerdir. [10]        

Alexs Carel: ?rfanî duygunun, ta f?trat?m?z?n derinliklerinden kaynakland??? ve temel bir içgüdü oldu?u sezilmektedir gerçekten… ?nsano?lu havaya ve suya nas?l muhtaç ise, yüce Allah'a da öylesine muhtaçt?r. [11]         

Sokrat: "?nsano?lu suya ve yiyece?e ihtiyac? oldu?unu idrak edebilmektedir, ayn? ?ekilde ruhumuz da, onun için gerekli g?daya fevkalade ihtiyac? oldu?unu bilmektedir. Bu duygu, ilk insan?n ona do?ru yönlendirilmi? oldu?u dindir i?te…

Delili de ?udur: Dünyan?n en vah?i ve en ilkel kabilesinden bir bebe?i al?p büyütelim ve hiç müdahale etmeden, diledi?i gibi ya?ayabilece?i hür bir ortam yaratal?m. Hatta ona hiçbir din ve inanc? da ö?retip telkinde bulunmayal?m… Bu bebek geli?ip büyüdü?ünde adeta yiti?ini arayacak ve bugün bizim ad?na "din" dedi?imiz inanç ve hakikati beyninde tasavvur edebilmek için, do?as? ve f?trat? gere?i, ç?rp?n?p duracakt?r."

?airin de dedi?i gibi:

A?k?nla yan?p tutu?mayan kimse yoktur senin,

Güzelli?inle güzelle?meyen bulunmaz senin,

T?rmalanm?? ba?r?m?zda yüzlerce yara sinede

Lale yüzlüm, hasretinle da?lanmayan ci?er yoktur senin.

Allah'tan Gayrisinden Kopunca F?trat Belirir

Birçok ayet ve hadiste; her insan?n çaresiz kal?p Allah'tan ba?ka yard?mc? bulamay?nca ve O'ndan gayrisinden ümidini kesip kopunca mutlak güç sahibi olan yüce Allah'a yöneldi?i ve do?as? gere?i (f?trî olarak) kendisini, O müsta?ni yüce yarat?c?ya muhtaç hissetti?inde ve insan?n böyle bir hâlde oldu?u zamanlarda kendisiyle Rabbi aras?nda ortak hiçbir mesafe kalmad???n? aç?kça gördü?ü geçer. [12]         

Her insan Allah'tan gayrisinden ümit kesip koptu?u zorluk an?nda, güç ve kudret sahibi olan yüce Allah'a teveccüh eder ve f?trî olarak O'na muhtaç oldu?unu görür. E?er insan her zaman bu hâl olu?tu?unda dikkatle baksa, Rabbi ile kendisi aras?nda hiçbir mesafenin bulunmad???n? mü?ahede eder.

Emirü'l-Müminin Hz. Ali (a.s) "Allah" kelimesini aç?klarken ?öyle buyurmaktad?r:

Allah, her yarat?lan?n ihtiyaç ve zorluk an?nda (art?k ümidini O'ndan ba?kas?ndan kesti?i ve dünyevi kurtar?c?lardan meyus oldu?unda) O'na s???nd??? varl?kt?r. [13]         

Adam?n biri ?mam Cafer Sâd?k'a (a.s) gelerek ?öyle bir soru sorar: "Ey Resulullah'?n (s.a.a) o?lu; Allah'? bana anlat ve tan?t, zira birileri karma??k tart??malarla zihnimi buland?rd? ve beni ?a?k?na çevirdi. ?mam: "?imdiye kadar hiç gemiye binmi? miydin?" diye sordu. Adam, "Evet", deyince ?mam (a.s) ?öyle buyurdu: "Hiç geminiz batma noktas?na geldi mi ve sizi kurtaracak ne bir gemi, ne de yüzme bilen bir ?ah?s?n olmad??? bir durum vuku buldu mu?"

Adam yine "Evet." dedi; O zaman ?mam Cafer Sad?k (a.s) "O durumda iken seni o tehlikeli durumdan kurtaracak bir gücün varl???n? hissettin mi?" diye sordu. Adam: "Evet", dedi. Bunun üzerine ?mam ?öyle devam etti:

??te, hiçbir kurtar?c?n?n bulunmad??? ve hiçbir yard?mc?n?n olmad??? bir durumda seni kurtaracak ve sana yard?m edebilecek o varl?k Allah-u Teala'd?r. [14]

?air ne de güzel söylemi?tir:

E?i ve benzeri olmayan / Varl??? hiçbir delil ve ?ahit gerektirmeyen Allah pek yücedir.

Bir belaya dü?ecek olsan / O'ndan ba?ka medet umaca??n kim var?

O hâlde Allah'? tan?ma f?trat? insan?n varl???n?n asil ve temel sermayelerinden biridir ve hakikati ayna gibi yans?t?r.

Ne yaz?k ki zehirli propagandalar, telkinler, kötü çevre ve k?sacas? tek kelimeyle "günah" f?trat?n hakk? göstermesini engellemektedir. Çünkü günah, bu parlak aynay? karart?r:

En kötü günahlar? tekrarlayarak i?leyenlerin ak?beti, Allah'?n ayetlerini yalanlamak ve alay konusu etmek oldu. [15]

 

 

---------------

[1]- Rum, 30

[2]- Biharu'l-Envar, c.3, s.281.

[3]- Biharu'l-Envar, c.3, s.278.

[4]- Biharu'l-Envar, c.3, s.278.

[5]- Biharu'l-Envar, c.3, s.277.

[6]- Biharu'l-Envar, c.3, s.277.

[7]- Dünyayy-i Ki Mîbînem (Benim Gördü?üm Dünya), s.53.

[8]- Seyr-i Hikmet Der Avrupa (Avrupa'da Hikmetin Seyri), s.14.

[9]- Seyr-i Hikmet Der Avrupa (Avrupa'da Hikmetin Seyri), s.321.

[10]- Mukaddime-i Niyaye?, s.31

[11]- Niyaye?, s.16 ve 24

[12]- Yunus, 12; Zümer, 11; Ankebut, 65; Rum, 33; Lokman, 32.

[13]- Mizanu'l-Hikmet, "Sâni" terimi.

[14]- Biharu'l-Envar, c.3, s.41.

[15]- Rum, 10.

Tarih: 06-12-2021