içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Kad?nlar ve Taklit Mercili?i

Bismillahirrahmanirrahim

Kad?nlar ve Taklit Mercili?i

Soru: Risale ve ?lmihal kitaplar?nda okudu?umuz kadar?yla kad?nlar taklit mercii (taklit edilen müctehid) olam?yorlarm??. Bunun sebebi nedir acaba? Neden bu hak onlardan al?nm??t?r?

Cevap: ?slâm'da kad?n?n ilim ve marifet talebine hiçbir engel ve k?s?tlama getirilmemi?; üstelik sürekli teyit ve te?vik edilmi?tir.

Kur'ân ve hadislerle a?ina olan herkes bunu aç?kça görebilir. Biz sadece bir hadisi vererek geçiyoruz:

Hz. Resul-ü Ekrem'den (s.a.a) ?öyle nakledilmi?tir: "?lim talep etmek her Müslüman erkek ve kad?na bir farizad?r." [1]

Evet, kad?n ilim ve marifet talebinde en zirve noktaya kadar ilerleyebilir. Bugün ?slâmî ilimlerde, en uç nokta olarak bilinen ictihad derecesine kadar ilerleyerek, bir müctehid bile olabilir. Hatta ictihad mertebesine ula?an bir kad?n?n erkek müctehidler gibi ba?ka bir müctehide taklit etmesi caiz de?ildir ve kendi fetvalar?na amel etmesi farzd?r.

Fakat kad?n ile erkek aras?nda bu hususta söz konusu olan tek fark ?udur ki ?slâm kad?na merci olma yetkisi tan?mam??t?r. Yani müctehid bir kad?n ba?kalar?n?n fetva mercii olamaz; ba?kalar? ona taklit edemez.

Bu farkl?l?k kad?n?n dü?üncelerinin tutars?zl??? veya onda olan bir eksikli?in ifadesi de?ildir. Böyle olsayd?, kad?n?n kendi fetvalar?na amel etmesi de caiz olmazd?.

Bu durum tamamen kad?n?n sahip oldu?u özel fiziksel yap? ve kendine has bir tak?m ?artlardan kaynaklanmaktad?r.

Yani ?slâm'da mercilik bir anlama, ilmi öncülü?ün yan? s?ra dini ve içtimai bir önderli?in de ifadesidir. Bu ise özel birtak?m ?artlar? ve özellikleri gerektiren oldukça a??r bir görevdir. Hatta erkekler aras?ndan bile nadir ki?ilerin kald?rabilece?i bir mesuliyettir.

Yani duygusall?klardan uzak, cesaret, tedbir, at?lganl?k, so?ukkanl?l?k, zaman?n ve mekan?n ?artlar?na en iyi ?ekilde vak?f olabilme gibi bir çok önemli özellikler isteyen bir görevdir. Öte yandan böyle a??r bir görevi üstlenen kimse, görev icab? sürekli toplumla, de?i?ik çevrelerle ve insanlarla ili?kide olup onlarla ha??r-ne?ir olmas? gerekir. Bu sayd?klar?m?z ve di?er bir çok hususu dikkate ald???m?zda, baz? tabii özellikleri ve ?er'î mükellefiyetleri aç?s?ndan kad?nlar?n böyle a??r bir görevi üstlenebilmelerinin imkans?z veya oldukça me?akkatli bir ?ey oldu?unu görece?iz.

Zira kad?nlarda insanl???n ve yarad?l?? düzeninin bir zarureti gere?i duygusall?k yönü a??r basmaktad?r. Bu yüzden tedbir, taakkül ve so?ukkanl?l?k isteyen bu görevde istenen ba?ar?y? gösterebilmesi mümkün de?ildir. Öte yandan ?slâmî aç?dan toplumsal ili?kilerde belli s?n?rlara riayet etmesi gereken bir kad?n?n sürekli insanlarla ha??r-ne?ir olmas? ve dolay?s?yla toplumda cereyan eden durumlardan gere?i gibi haberdar olmas? beklenemez. Böyle olunca da vazifesini do?ru düzgün ifa edebilmesi de mümkün de?ildir.

??te görüldü?ü gibi, kad?nlara bu görevin tan?nmamas?, asl?nda onlar için zor ve me?akkatli bir durum arz eden bir mesuliyetten muaf tutulmalar? demektir. Ayn?, a??r bir vazife olan cihattan muaf tutulduklar? gibi.

 

---------------

[1]- Bihar'ül Envar, c.1, s.172.

Tarih: 08-02-2021

FACEBOOK YORUM
Yorum