Kur'ân ve Peygamberliğin Gerekliliği
Peygamberliğin hedeflerini göz önünde bulundurarak, Kur'ân-ı Kerim ve rivayetler açısından gerekliliğini inceleyelim.
Ama Kur'ân-ı Kerim'in bu meseleye bakışının da aklî bir tahlil olduğunu unutmamak gerekir. Kur'ân-ı Kerim, peygamberlerin gönderilmesinden izlenen hedefin şunlar olduğunu bildirmektedir:
1- Tevhid temellerini sağlamlaştırmak ve bu konuda her türlü sapıklıkla mücadele etmek. Nitekim şöyle buyuruyor:
"Andolsun biz her millet içinde: 'Allah'a kulluk edin, tâğût(a tapmak)dan kaçının' diye bir elçi gönderdik”. [1] İşte bu amaçla Allah'ın peygamberleri sürekli müşriklerle çatışmış ve bu yolda büyük sıkıntılara göğüs germişlerdir. Emirü'l-Müminin Ali (a.s), peygamberlerin gönderilişinin hedefi hakkında şöyle buyuruyor: “Peygamberleri gönderdi ki kulları tevhid ve Allah'ın sıfatları hakkında bilmediklerini öğrensinler; inkâr ettikten sonra O'nun ilahlığını bilsinler ve inat ettikten sonra tek ve yegâne olarak tanısınlar”. [2]
2- İnsanları ilâhî bilgi ve mesajlarla ve yine apaçık tezkiye yoluyla tanıştırmak. Nitekim şöyle buyuruyor:
“O'dur ki ümmetler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allah'ın ayetlerini okuyan, onları yücelten, onlara Kitab ve hikmeti öğreten bir elçi gönderen”. [3]
3- Beşer toplumunda adaleti canlı tutmak. Nitekim şöyle buyuruyor:
“Andolsun biz elçilerimizi açık delillerle gönderdik ve onlarla beraber Kitab'ı ve (adalet) ölçü(sün)ü indirdik ki insanlar adaleti yerine getirsinler”. [4] Kesinlikle adaleti yerine getirmek, insanın adaleti çeşitli boyut ve zeminlerde tanımasına ve ilâhî hükümet kanalıyla onu gerçekleştirmesine bağlıdır.
4- İhtilaf konularında hakemlik. Nitekim şöyle buyuruyor:
“İnsanlar bir tek ümmet idi. (Nihayet aralarında anlaşmazlık çıktı) Allah peygamberleri, müjdeciler ve uyarıcılar olarak gönderdi; onlarla beraber, anlaşmazlığa düştükleri konularda insanlar arasında hükmetmek üzere, içinde gerçekleri taşıyan kitabı indirdi”. [5] Açıktır ki insanların anlaşmazlık ve ihtilafı sadece inanç ve akaid konusu ile ilgili değildi; hayatın çeşitli boyutlarını kapsamaktaydı.
5- Kullara hücceti tamamlamak. Nitekim şöyle buyuruyor:
“(Bunları) müjdeleyici ve uyarıcı elçiler olarak) gönderdik) ki, elçileri geldikten sonra insanların Allah'a karşı bahaneleri kalmasın. Allah üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir”. [6]
Kesinlikle Allah Teâlâ'nın insanı yaratma hususunda, yaratılış için bir hedefi vardır; bu hedef, beşerin tüm yaşam boyutlarında mükemmel bir program hazırlama vasıtasıyla gerçekleşir; bu program, Allah tarafından insanoğluna hüccet tamamlayacak ve sonra, "Ben doğru-dürüst yaşam yolunu bilmiyordum" diye, bahane uyduramayacağı bir şekilde ulaştırılmalıdır.
--------------
[1]- Nahl, 36
[2]- Nehcü'l-Belâğa, hutbe: 143.
[3]- Cum'a, 2
[4]- Hadîd, 25
[5]- Bakara, 213
[6]- Nisâ, 165
Tarih: 19-10-2021