içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Te?riî Yönetim

Allah-u Teâlâ, geni? yarat?l?? âleminde yegâne yönetici oldu?u, varl?k âlemini ve insanlar?n ya?ant?s?n? elinde bulundurdu?u (tekvinî yönetim) gibi; ?eriat ve yasamayla ilgili her ?ey -hükümet, kanun koymak, itaat, ?efaat ve suçlar?n aff?- de O'nun elindedir ve O'nun izni olmaks?z?n hiç kimse bu konularda tasarruf edemez.

Te?riî Yönetim

??te bu nedenle hâkimiyette tevhid, yasamada tevhid, itaatte tevhid... yönetimde tevhidin dallar?ndan say?lmaktad?r. Dolay?s?yla, e?er Hz. Resulullah (s.a.a) Müslümanlar?n yöneticisi seçilmi?se, bu seçim Allah'?n izniyle gerçekle?mi?tir ve i?te bu nedenle ona itaat aynen Allah'a itaat gibi gerekli say?lm??t?r; hatta Allah'a itaatin özü bilinmi?tir. Allah-u Teâlâ ?öyle buyuruyor:

Kim Resul'e itaat ederse Allah'a itaat etmi? olur”. [1] Ve yine buyuruyor ki:

Biz hiçbir elçiyi, Allah'?n izniyle itaat edilmekten ba?ka bir amaçla göndermedik”. [2] Çünkü e?er Allah'?n izni ve emri olmasayd?, Peygamber ne yönetici olurdu ve ne de kendisine itaat edilirdi. Gerçekte onun hükümeti ve ona itaat edili?, Allah'?n hükümet ve itaatinin tecelligâh?d?r. Ayr?ca görev tayini ilâhl?k i?lerinden oldu?u için, hiç kimse Allah'?n emretti?i d???nda bir ?eye hüküm verme hakk?na sahip de?ildir:

Kim Allah'?n indirdi?i ile hükmetmezse, i?te kâfirler onlard?r!” [3] Yine ?efaat ve günahlar? affetmek, Allah-u Teâlâ'ya has haklardand?r ve hiç kimse onun izni olmaks?z?n ?efaat edemez. Nitekim ?öyle buyuruyor:

O'nun izni olmadan kendisinin kat?nda kim ?efaat edebilir?” [4] Ve yine ?öyle buyuruyor:

(Allah'?n) raz? oldu?undan ba?kas?na ?efaat edemezler”. [5]

Dolay?s?yla ?slâm aç?s?ndan, Hristiyanl?kta oldu?u gibi ilâhî makam d???nda bir ki?inin cenneti satabilece?i veya birinden ahiret azab?n? uzakla?t?rabilece?i dü?üncesiyle af ve ba???lama belgelerinin al??veri?i, temel ve esas? olmayan bir ?eydir. Nitekim ?öyle buyuruyor:

Günahlar?n?n ba???lanmas?n? dilerler. Günahlar? da Allah'tan ba?ka kim ba???layabilir?” [6] Muvahhit bir insan bu söylediklerimizi göz önünde bulundurarak, din ve yasamayla ilgili konularda Allah-u Teâlâ'y? yegâne merci ve yönetici kabul etmeli; sadece Allah-u Teâlâ'n?n kendisi, hüküm sürmesi ve dinî vazifeleri beyan etmesi için birini seçmi?se, bu durumda ona itaat edilmelidir.

?badette tevhid, bütün ilâhî dinler aras?nda ortak bir ilkedir ve bir anlamda peygamberlerin gönderili?inden hedef de bu ilkeyi hat?rlatmakt?r. Nitekim ?öyle buyuruyor:

Andolsun biz her millet içinde: Allah'a kulluk edin, ta?ut(a tapmak)tan kaç?n?n, diye bir elçi gön-derdik.” [7] Tüm Müslümanlar namazda, ibadette tevhide tan?kl?k ederek ?öyle demekteler:

Yaln?z sana kulluk ederiz”. [8] Dolay?s?yla, sadece Allah'a tapman?n ve O'ndan ba?ka her ?eyden uzakla?man?n gerekti?i kesindir; hiç kimse bu genel kurala kar?? de?ildir. E?er tart??ma konusu varsa, o da baz? ?eyleri yapman?n Allah'tan ba?kas?na ibadet olup olmad??? üzerindedir. Bu konuda kesin bir sonuca varmak için ibadet teriminin mant?kl? bir ?ekilde tan?mlanmas? ve tap?nma ad? alt?nda yap?lan amelin, sayg? ve tazim için yap?lan amelden ayr?lmas? gerekir. ?üphesiz babaya, anneye, peygamberlere ve Allah'?n velilerine tapmak haram ve ?irktir; buna ra?men onlara sayg? göstermek ve tazim etmek de gerekli olup tevhidin özüdür:

Rabbin, yaln?z kendisine tapman?z? ve anaya, babaya iyilik etmenizi emretti”. [9] ?imdi "ibadet"i "sayg?"dan ay?ran etkenin ne oldu?una ve bir amelin baz? durumlarda (örne?in meleklerin Âdem'e ve Yakûbo?ullar?'n?n Yûsuf'a secde etmesi gibi) tevhidin özüyken, baz? durumlarda (örne?in, putlar?n kar??s?nda secde etmek gibi) ?irk ve putperestlik olmas?n?n nedenlerine bakal?m. Allah'tan ba?kas?ndan nehyedilen ibadet ve tap?nmak; insan?n, bir varl???n ba??ms?z olarak dünya veya insan?n kaderini ya da bu ikisinin bir bölümünün yönetimini elinde bulundurdu?u ve ba?ka bir tabirle, "insan ve dünyan?n maliki" ve "Rabbi" oldu?u inanc?yla onun kar??s?nda huzu etmesine denir. Ancak bir varl?k kar??s?nda, Allah'?n salih kulu, fazilet ve keramet sahibi, insan hakk?nda ihsan ve iyilik kayna?? olmas? bak?m?ndan huzu edilirse, böyle bir amel ibadet de?il, sayg? ve tazimdir. Meleklerin veya Yakubo?ullar?'n?n secdesi, ?irk ve Allah'tan ba?kas?na ibadet rengini ta??m?yorsa, bu huzuun onlar?n ilah ve rabb olduklar? inanc?ndan de?il, Âdem ve Yusuf'un sayg?n bir kul olmalar?ndan (onlar?n Allah kat?nda sayg?nl???ndan) kaynaklanmaktad?r.

Bu kural, Müslümanlar?n kutsal türbelerde Allah'?n yak?n velilerine gösterdikleri sayg? ve tazim konusunda da geçerlidir. Aç?kt?r ki kutsal türbeleri öpmek veya Hz. Resulullah'?n (s.a.a) velâdet ve peygamberli?e seçildi?i günde sevinmek, Hz. Resul-i Ekrem'e (s.a.a) kar?? sayg? ve sevgi göstermektir ve bu durum kesinlikle onun ilâh ve tanr? oldu?u inanc?ndan kaynaklanmamaktad?r. Yine Allah velileri için okunan ?iir, methiye ve a??tlar, Hz. Resulullah'?n (a.s) an?lar?n? korumak ve din büyüklerinin mezarlar? üzerinde türbe yapmak da bidat ve ?irk de?ildir. Çünkü ameller, Allah'?n velilerinin ilâh olduklar? inanc?ndan de?il, onlar? sevmekten kaynaklanmaktad?r ve bidat da de?ildir. Çünkü bu ameller, Hz. Resulullah (s.a.a) ve Ehlibeyt'ini sevmenin gereklili?ini vurgulayan Kur'ân-? Kerim ve hadislere dayanmaktad?rlar. Bizim, velâdet ve Hz. Resul-i Ekrem'in (s.a.a) risaletle vazifelendirildi?i günlerdeki tazimkâr davran??lar?m?z, bu sayg?y? göstermenin bir cilvesidir.

Bunun kar??s?nda, mü?riklerin putlar kar??s?nda secdesi reddedilmi?tir. Çünkü onlar?n secdesi putlar?n ilâh ve rab oldu?u, insanlar?n kaderlerinin bir k?sm?n?n putlar?n elinde oldu?u inanc?ndan kaynaklanmaktayd?. Mü?rikler en az?ndan izzet ve zilletin, ma?firet ve ?efaatin putlar?n elinde oldu?una inan?yorlard?.

 

 

----------------

[1]- Nisâ, 80

[2]- Nisâ, 64

[3]- Mâide, 44

[4]- Bakara, 255

[5]- Enbiyâ, 28

[6]- Âl-i ?mrân, 135

[7]- Nahl, 36

[8]- Fâtiha, 5

[9]- ?srâ, 23

Tarih: 23-10-2021

FACEBOOK YORUM
Yorum