içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Çok İlginç Fikirleri Olan Bir Garip Gurbetçi Tanıdım (1)

Bismillahirrahmanirrahim

Avrupa'da bir Garip Gurbetçi tanıdım beni ve düşüncelerimi allak bullak eden.

Mesela "Eğer İnsanlık sadece ET yemeği terk eder ve VEJETERYAN (Ot yiyen) olursa Yeryüzü huzur bulur!" iddiasındaki birine hemen

-Neden böyle düşünüyorsun? diye sorarak kendisini bir güzel dinler:

- Çünkü TABİAT'ta ET Yiyen Canlılar ve HAYVANLAR Vahşi ama bak OT Yiyen Hayvanlar ne kadar uysal, uyumlu ve tehlikesiz! Bundan güzel kanıt mı olur?

Ama hemen sonra çok güvendiği PUSULA'sına (AKIL- VİCDAN) başvurur ve Cevabı yapıştırır:

-Bana sorarsan çözüm hiç ET Yemeyerek YARATICININ nimetlerinin heder olmasına sebep olmaktansa ET OBUR HAYVANLARI yemek yerine Sadece OT OBUR HAYVANLARLA beslenerek Onların güzel Vasıflarını elde etmeye çalışmak çok daha mantıklı!"

 

Mesela FEMİNİSTLERE gidip

-Tamam ERKEK cinsinin size yaptığı haksızlık ve zulümlere karşı bir EŞİTLİK ve HAK arayış mücadelenizi bir yere kadar anlayabiliyorum ama "Kadın Cinsinin En Mazlum ve İnsanlık dışı bir YAŞAM'a mahkûm edilen ve ERKEKLERİN Cinsel İhtiyaçlarını temin etmekle köleleştirilmiş KADIN TİCARETİ mevzusunda hiçbir faaliyetinize rastlayamıyorum?

-Feminizm Hareketinin ileri gelenleri bu hususta FİKİR BİRLİĞİ sağlayamıyorlar!

-Bu kadar bariz bir mevzuda fikir birliği sağlayamayan bir hareketin KADIN Cinsinin en tabi ve doğal Hakkı ANNELİĞE ve AİLE KURUMUNA karşı giriştiği yıkıcı faaliyetlerde hiç tereddüde dahi düşmemesi hakikaten çok ilginç!

 

İLGİNÇLİK ve AYKIRILIĞI fark edebildiniz mi bilemiyorum ama sizlerden aşağıdaki diğer fikirler hususunda yardımınızı talep etmekteyim:

*Hep tüm İnsanlık için en elzem öncelik "Hayvanlar koklaşa koklaşa ama İnsanlar konuşa konuşa anlaşır!" gerçekliğinden hareketle bir masa etrafında oturup görüşlerini diğerleriyle paylaşabilmeyi öğrenmesidir der. Ve masadaki (gemideki) herkesin de, hatta konuşanın tam zıddı görüşe sahip olanlar dahi "Sen Ademoğullarından değilsin, İnsan kılığında olabilirsin ama gerçekte Uzaydan gelmiş bu Yerkürenin - Ülkenin (sanki tüm Kainatı, Güneşi ve Dünyayı yaratan kendisiymiş edasıyla) en büyük düşmanısın gibi Kabil tarzı ötekileştirme taktiklerine tenezzül etmeden dinlemeyi, saygı duymayı öğrenebilmelidir der.

 

*İnsanlığın en büyük Sorunları olan ve diğerlerini (rakiplerini) ötekileştirip - değersizleştiren her türlü Faşizmin sebep olduğu Barbarca Savaşlar, Yerküre Servetinin müthiş Adaletsiz paylaşımı sonucu oluşan ve tasavvura dahi sığmayan ZENGİN - FAKİR uçurumu, Erkek - Kadın Eşitsizliği, Irk-Din ve İdeoloji Mücadelelerinin çözümünün ilk adımının İnsanlığın EMPATİ yeteneğinin geliştirerek karşısındaki rakibin tavır ve reaksiyonlarını anlamaya çalışmasından geçtiğini tekrar edip durur.

 

Özellikle Avrupa'dan kalkıp dünyanın öbür ucunu istila eden Batılıların ısrarla "Biz bunu daha önce başarıyla tecrübe ettik ve Ötekileri (Yerlileri) SOYKIRIMA tabi tutarak TEK DÜZEN, TEK BAYRAK Ülküsü gerçekleştirebilirsek, böylece İnsanlığın tüm sorunları kökünden çözebilir” iddiasında olsalar da "Ama O başarınızın üzerinden 500 yıldan fazla geçti (yani köprünün altından çok sular aktı ) ve artık Sizin Muazzam Katliam silahlarınızın karşısında sadece OK ve YAY ile kendini savunanlar değil, canınızı çok fazla yakabilecek çok daha güçlü bir "ÖTEKİLER" bulunmuyor bu Biiir!

 

-İkinci olarak artık 500 sene öncekinden çok farklı olarak İNSANLIK değerleri de çok güçlendi ve Globalleşme sayesinde YERKÜRE'de neredeyse bir KÖY misali Ufacıklaşıp Küçüldü. O zamanlar 2 aya ulaşabildiğiniz en ücra yerlere şimdi en fazla 12 saatte varabiliyor insanlık. Ve sizin tüm gözlerden uzak Dünyanın öbür ucunda gerçekleştirdiğiniz Birlik - Beraberlik uğruna Ötekilerin Kökünü Kazıma faaliyetlerinizi mesela yeni ÖTEKİLEŞTİRDİKLERİNİZ üzerinde 80 sene boyunca uygulamaya giriştiğinizde karşınızda sadece O YERLİLERLE aynı DİNİ İNANCI paylaşanları değil hatta Şu anda sizinle Aynı İNANCI paylaşan Dünyanın En Geniş Topraklarına sahip ülkesinin İdareci ve Halklarını da, yani kendi içinizden kimseleri de karşınızda bulma ihtimali inanılmaz artmakta. Tabi sizlerle olan çok acı tecrübe ve anılara sahip diğer İnanç ve Halklarında (mesela bunların başında gelen Dünyanın en kalabalık nüfuslu üç harfli ülkesi gibi) son derece rahatsızlık duyarak işe el atmaları halinde işin nerelere varabileceğinin de İNSANLIK için sorunun tek mecburi çözümünün UZAY'a kaçabilmek seçeneğine indirgenebileceği gibi faciaları da dikkate almak zorunda tüm İnsanlık.

 

Peki İNSANLIK neden sizin Kıtanızda tecrübeyle denenmiş ÖTEKİLERİN Kökünü kurutma Çözüm Reçetenizin değerini bir türlü anlayamıyor derseniz?

 

ÇÜNKÜ 500 sene önceki REÇETENİZİ yeniden uygulamaya geçirdiğiniz şu günlerde İnsanlık içerisinde Her Dil, Her Din, Her Renkten olup "KADINLARIN-ÇOCUKLARIN dini-meşrebi sorulamaz, onlar (SİVİLLER) Savaşın unsurları olarak kabul edilemez!" diye düşünerek ONLAR SAVAŞIN KIRMIZI ÇİZGİLERİDİR diye haykıran çok büyük bir VİCDAN SAHİBİ kesimin Sesi gitgide daha fazla yükselmekte, tepkileri de her geçen gün daha bir güçlenmekte!

 

Tabii BATILILARDA O kadar Aptal ve bütün bunların olabileceğinden gafil olmadığından tüm İnsani itiraz ve tepkilerinin önünü alabilecek Uyuşturucu, Aptallaştırıcı MEDYA UNSURUNU (merhum Erbakan hocamız “BOYALI BASIN” diye tanımlardı) keşfetmiş olsa ve “ARAB BAHARI” deneyimindeki gibi ASİ DİRENİŞÇİLERİ çökertme amaçlı başarıyla kullanmış olsalar da mesela kendi Dindaşları olan Dünyanın En Geniş Toraklarına sahip ülke askerlerinin sahaya inerek karşılarına dikilmelerine engel olamadılar.

 

Ama tanıdığım bu garip ve aynı zamanda çok acayip aykırı fikirlere sahip Gurbetçi BATILILARIN İnsanlığın sorunlarına kesin çözüm olarak sunacağı "MEDYA'YI (Boyalı Basın) YARATICININ KUTSAL KİTAPLARININ EN GÜVENİLİRİ OLARAK ALGILAYAN TEK BİR DİNE MENSUP, TEK TİP ve TEK BAYRAK (mesela NATO Bayrağı tarzı) altında ÖTEKİLERDEN (Yerlilerden) ARINMIŞ bir İNSANLIĞIN FABRİKASYON ÜRETİMİ ÇABALARINDAKİ TIBBİ Araştırmalarında hangi seviyeye gelebildikleri hususunda hiçbir bilgi ve istihbarat sahibi olmadığından da hep yakınıp durmakta!!!

 

Ali OLUZ

30 Ocak 2024

Bu yazı 449 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum